Gün içinde işte, okulda, arkadaşlarımızla vakit geçirirken, o kadar yoruluyoruz ki, bazen eve geldiğimizde hiç halimiz kalmıyor! Dışarı çıkınca hiçbir şey yapmasak bile, kalabalığın enerjisi bizi en çok yoran şeylerden biri.
Hep dışarıda bir plan yapıyoruz, arkadaşlarımızı ve ailemizi düşünüyoruz. Ama en önemli olan kendimizi düşünmüyoruz. Eğer kendiniz için bir şey yapmak isteyip bir türlü bulamıyorsanız, hareketsizlikten sıkılıp bedeninizin yeni bir şeye ihtiyacı olduğunu düşünüyorsanız…
İşte yoga tüm bunların cevabı!
Yoga, son yıllarda benim olmazsa olmazım! Günün hangi saatinde yaparsam yapayım, hayattan keyif almamı daha da pekiştiren yegane şeylerden. Fiziksel ve zihinsel iyilik halimi artırmak için başladığım yoga tutkum, yapmaktan sıkılmama hiç izin vermeyen, içime döndükçe daha da vakit geçirmek istediğim bir egzersiz şekli oldu benim için.
Amerika’da bilimsel veriler ve makalelerden yararlanmasıyla ünlü Healthline web sitesinde verilen bilgilere göre, yoganın stresi azaltmaya yardımcı olduğunu ve stres hormonu olan kortizol seviyesini düşürdüğü söyleniyor. Benim de yogaya başlama sebeplerimden bir tanesi, hem stresimi azaltacak, hem sağlıklı kalmama yarayacak, hem de güç ve esneklik katacak bir hareket biçimi aramamdı. Daha sonrasında yoga ile tanıştığımda, içindeki nefes egzersizleri ve meditasyon da, bu isteğimin katlanarak karşılanmasına vesile oldu.
Genel olarak yoganın amacı; zihin ve bedendeki farkındalıkla dengede kalmayı sağlamaktır.
Yogada en sevdiğim ve ilk başladığımda şaşırdığım şeylerden biri; pratik bitip shavasana pozundan sonra, bebek pozisyonuna gelerek yavaşça kalktığım yerden, “Benim özüm senin özünü selamlıyor.” anlamına gelen “Namaste” demek için ellerimizi kalbimizin ortasında birleştirmek ve hocanın, “Hayatta en önemli kişi olan ilk önce kendini ve sonra etrafı selamla.” demesi. O anda pratiğin getirdiği mutluluğu ve huzuru aslında kendin için yaptığını hatırlarsın ve işte o an hayattaki çoğu şeye değişilmez.
İşte o yüzden diyorum ki; eğer aklından yoga yapmayı geçirdiysen ama üşeniyorsan, kötü bir gün geçirdiğini ama sadece eve gidip daha çok üzülmeyi seçtiysen, kendin için bir şeyler yapman gerektiğini fark edip ne yapacağım diye karalar bağlıyorsan… Bir dene, ne kaybedersin! Hayat istediğimiz şeyleri üşendiğimiz için yapmamak için çok kısa!
Yazımı dünyanın önde gelen yoga öğretmenlerinden biri olan B.K.S. İyengar’ın yogayı ifade ettiği bu cümlelerle noktalamak istiyorum:
“Yoga sanat, bilim ve bir felsefedir. İnsanın her seviyesine, fiziksel, zihinsel ve ruhsal dokunuşlarına dokunur. Hayatını amaçlı, yararlı ve asil yapmak için pratik bir yöntemdir. Tek başına yoga, uygulayıcının kendi içindeki ve etrafındaki dünyayı algılamasını ve deneyimlemesini, tüm yaratımın ilahi neşesine dokunmasını ve sonra da o ilahi zenginlik ve mutluluğun nektarını arkadaşlarıyla paylaşmasını sağlar.”
Hare Dinçer
