19 Şubat 2020

Bağırsaklarımız İkinci Beynimiz Olabilir mi ?

2 farklı yaşam biçimi düşünün… Birinci kişinin yediği şeyler hep et, fast food ve katkılı maddelerden oluşuyor. İkinci kişinin ise, sebze ve posa ağırlıklı bir beslenme biçimi var. Sizce iki kişi de aynı beyin yapısına mı sahiplerdir? Olaylara bakış açıları, mutluluk oranları aynı mıdır? Ya da günlük aktivite miktarları, uyku oranları ve boşaltım sistemlerinin çalışması? Cevap; tabii ki hayır! Ama acaba neden? İşte şimdi size bunu açıklayacağım.

Ne yersek, ne düşünürsek o’yuz, demiştik önceden. Tam da bunu kanıtlamak için bir bilgi vereyim size. Beyin ve bağırsak ilişkisi 19. yüzyılın ortalarında Alman Nörolog Dr. Leopold Auerbach tarafından ortaya çıkarılan bir konu. Bağırsaktan bir parça alıp onu inceleyen Auerbach, bu inceleme sonucunda bağırsakların duvarında iki katmanlı sinir hücrelerinden oluşan bir iletişim ağı saptıyor. Zihnimizin bedenimizi etkilediğinin bir kanıtı daha.

  • Bağırsakta mikrobita denilen 40.000 çeşit bakter türü ve yaklaşık 100 trilyon mikroorganizma yaşamakta ve yapılan araştırmalara göre, mikrobiatanın beyinle iletişim kurduğu öne sürülmektedir. Bu yüzden de bağırsaklara ‘ikinci beynimiz’ denilir. Bağırsakların böyle adlandırılmasında birkaç özelliği önemli rol oynar:

1. Özerk bir sinir sistemi: Bağırsaklarımızın bağımsız olarak kendi kararlarını alabilme ve uygulayabilme özelliği vardır. Diğer organlarımızın aksine ne yapacağı komutunun verilmesi için beyne ihtiyacı yoktur. Bu bağımsız mekanizmaya Enterik Sinir Sistemi (ENS) denir.

2. Bağışıklık sistemini etkileme: Bağışıklık sistemi hüclerimizin %70’i bağırsaklarımızda yer almaktadır. Bu nedenle hastalıklara karşı bedenimizin tutumu bağırsaklarımızın sağlığına bağlı.

3. Farklı yiyecekler yemek: Bağırsaklarımızda trilyonlarca mikrop var ve bu mikropların farklı gruplardan olması bağırsak sağlımızı geliştiriyor. Bu nedenle farklı türde yiyecekler yiyerek bağırsaklarımızın çalışma kalitesini yükseltmemiz gerekiyor.

4. Psikoloji ve bağırsak ilişkisi: Stres düzeyi bağırsak işlevinde önemli bir rol oynuyor. Her gün meditasyon yapmak, bağırsak hastalıklarının iyileşmesinde etkisi çok önemli. Ayrıca, seratonin salgılanması da bağırsak hareketlerini etkilediği için spor yapmak da bu yönde etkili.

Londra’da klinik sahibi ve bağırsak sağlığı alanında uzmanlaşmış olan Dr. Megan Rossie’nin bizlere birkaç tavsiyesi bulunmakta:

  • Farklı gıdalar tüketin ve bağırsak bakterilerinizi çeşitlendirin.
  • Belirleyeceğiniz bir yöntemle stresinizi kontrol edin.
  • Bağırsak sorununuz varsa alkol, kafein ve baharatlı yiyeceklerden uzak durun.
  • Daha iyi uyumaya çalışın. Uyku düzeninin değişmesinin bağırsak mikroplarının döngüsüne zarar verdiği araştırmalar sonucu tespit edilmiştir.

Bedeninize iyi baktığınız günlerin çoğalması dileğiyle,

Hare

Paylaş